Almanya'da geliştirilen Biontech-Pfizer ürünü Koronavirüs aşısının virüsle mücadelede yüzde 100'e yakın koruma sağladığı ortaya çıktı.
İngiltere’de aşı sürecini ve verileri takip eden uzmanlar Pfizer/BioNTech’in geliştirdiği ve Türkiye’de de kullanılan aşı ile birlikte AstraZeneca’nın geliştirdiği aşının koruma oranlarını ortaya çıkardı.
Birleşik Krallık ve İskoçya’da ayrı ayrı yapılan araştırmalar dün yayınlanırken, bu iki aşının Delta varyantına karşı büyük bir koruma kalkanı oluşturduğu tespit edildi. Özellikle iki doz aşı olmanın hastalığı ağır geçirme ve hastaneye yatma oranını çok ciddi bir şekilde düşürdüğünü de belirlendi.
İki doz aşı olmanın corona virüsünün yeni mutasyonlarına karşı da etkili olduğunu açıklayan yetkililer, bu sayede salgının sona erebileceğini de vurguladı.
KORONAVİRÜSE KARŞI YÜZDE 96 ETKİLİ
Birleşik Krallık’ta 14.000’den fazla Delta vakasını inceleyen uzmanlar iki doz Pfizer/BioNTech aşısı olanların hastaneye yatma oranının yüzde 96 oranında azaldığını tespit etti. Öte yandan Oxford Üniversitesi ve AstraZeneca’nın geliştirdiği aşıyı olanlarda ise bu oranın yüzde 92 azaldığı kayıtlara geçti.
Araştırmayı yürüten İskoçya’daki Edinburgh Üniversitesi’nde görevli direktör Aziz Sheikh, “Aşının Delta varyantına karşı etkisi çok ama çok yüksek” açıklamasını yaptı.
Öte yandan İskoçya’daki sağlık birimleri ve akademisyenler tarafından yapılan ve Lancet tıp dergisinde yayınlanan araştırmada ise iki doz aşının Delta varyantına karşı çok ciddi bir koruma sağladığının kanıtlandığı da belirtildi.
DELTA MUTASYONUNA KARŞI ETKİLİ
İki doz Pfizer/BioNTech aşısının ilk olarak Hindistan’da tespit edilen ve bir süre önceye kadar Hint mutasyonu denilen Delta mutasyonuna karşı yüzde 79 oranında koruma sağladığını açıklayan İskoç yetkililer Alpha mutasyonuna karşı da yüzde 92’lik bir koruma sağlandığını duyurdu.
İngiltere’de 33.000 Delta vakasından yüzde 58’inin aşı olmadığını açıklayan yetkililer bunlardan 383’ünün hastaneye kaldırıldığını ve bu kişilerin de üçte ikisinin aşı olmadığını duyurdu.
İskoçya Kamu Sağlığı Kurumu Ulusal Covid-19 Enfeksiyon Direktörü Jim McMenamin, “Delta virüsü tehdidine karşı çok ciddi bir fırsatımız var: İki doz aşı” dedi.
AŞI YAN ETKİLERİ NEDİR?
Bugüne kadar COVID-19 aşılarına yönelik gerek yürütülen klinik çalışmalarda gerekse mevcut aşı uygulamalarında ciddi yan etkilere rastlanmamıştır. Aşılama sonrasında görülen yan etkiler sıklıkla hafiftir.
Bunlar; yorgunluk, baş ağrısı, ateş, titreme, kas/eklem ağrısı, kusma, ishal, aşı uygulanan bölgede ağrı, kızarıklık, şişlik gibi hafif yan etkilerdir. Ancak nadir de olsa alerjik reaksiyonların olabileceği göz ardı edilmeden aşı uygulamasından sonra bir rahatsızlık hissedilmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması ve hekime yakın zamanda aşı olunduğu bilgisinin iletilmesi unutulmamalıdır.
AŞIDAN SONRA YAN ETKİLERLE KARŞILAŞILDIĞINDA NE YAPILIR?
Aşı sonrasında sık olarak karşılaşılabilecek durumlar ve bu hafif durumlara yönelik destekleyici yaklaşımlar şunlardır:
• Aşı uygulanan bölgede ağrı/şişlik/kızarıklık
Aşı uygulanan kolunuza yüksekte olacak şekilde pozisyon veriniz. Soğuk uygulama yapınız. (Örnek: Soğuk suyla ıslatılmış bir havlunun aşı yapılan bölgeye uygulanması vb. Bu sırada cilde doğrudan buz temas ettirilmesinden kaçınılmalıdır.)
Parasetamol içeren ağrı kesiciler kullanılabilir.
• Yorgunluk
İstirahat ediniz, yeterli sıvı aldığınızdan emin olunuz.
• Hafif ateş, titreme
İstirahat ediniz, yeterli sıvı aldığınızdan emin olunuz, parasetamol içeren ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.
• Baş ağrısı
Parasetamol içeren ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.
• Kas/eklem ağrısı
İstirahat ediniz, yeterli sıvı aldığınızdan emin olunuz, parasetamol içeren ağrı kesiciler kullanabilirsiniz.
• Kusma, ishal
Bol sıvı takviyesi yapabilirsiniz, beslenmenizi ishal diyetine uygun olarak düzenleyebilirsiniz. Ağızdan sıvı ve gıda alınamayacak kadar kusma olması durumunda sıvı kaybı olabileceğinden sağlık kuruluşuna başvurunuz.
COVID-19 aşısı uygulamasından sonra bunların dışında aşıyla ilişkili olabileceği düşünülen bir rahatsızlık hissedilmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.