Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aynı zamanda AKP Genel Başkanı olunca adaletin terazisi ölçüyü neye göre alacağını bilemiyor.
Siyasi bir partinin genel başkanını eleştirmeye kalkıyorsun hop 'Cumhurbaşkanına hakaretten' hakkında soruşturma açılıyor ve Silivri Cezaevi'nin yolunu tutman işten bile olmuyor.
"Silivri soğuktur" bir metafor olarak anılsa da bugün pek çok insanın yolu değişik bahanelerle buradan geçiyor.
Genco Erkal bu riski sanatçı olarak göze aldı ve manifestosunu yaptı.
Gelin detaylara birlikte bakalım.
TWİTTER PAYLAŞIMLARI HAKARET ADDEDİLDİ
Usta tiyatro sanatçısı Genco Erkal, avukatı Aslı Kazan ile birlikte İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Bürosu'na giderek 'Cumhurbaşkanı'na hakaret suçu' oluşturduğu iddiasıyla soruşturma konusu yapılan yedi Twitter paylaşımı ile ilgili olarak ifade verdi.
Avukat Kazan, "Tweetler için 'ağır eleştiri' yorumu dahi yapılamaz; süreç ifade özgürlüğüne yönelik yaratılan korku ikliminin bir başka örneğinden ibarettir." değerlendirmesini yaptı.
Savcılık çıkışı açıklamalarda bulunan Erkal, 60 yıldır politik tiyatro yaptığını belirterek "bir yararı olacağını düşünmediğinden dolayı hiçbir zaman hakaret yoluna başvurmadığını" söyledi.
Usta tiyatrocu verdiği ifadede, "Başkanlık sistemine karşıyım. İfade özgürlüğünün kısıtlanmasına karşıyım. İnsanların, düşünceleri yüzünden hapis yatmalarına karşıyım. Doğanın katledilmesine, betonlaştırılmasına karşıyım. Yoksulları daha yoksul kılan bu acımasız bozuk ekonomik düzene karşıyım. Laik bir ülkede din olgusunun bu kadar ön plana çıkarılmasını ve sürekli dinin bir siyasi malzeme olarak kullanılmasına karşıyım" dediğini aktardı.
"HAKARET ETMENİN FAYDASI YOK"
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ‘hakaret' ettiği iddiasıyla hakkında başlatılan soruşturma kapsamında ifade verdikten sonra açıklama yapan usta sanatçı, şunları söyledi:
“Twitter’daki paylaşımlarım yüzünden ifadeye çağrıldım. Hiçbirinde Cumhurbaşkanına hakaret diye bir şey zaten söz konusu değil. İşimin politik tiyatro yapmak olduğunu, 60 yıldır bu işi yaptığımı ve hem sahneden hem de sosyal medyadan, dünyanın her yerinde haksızlıklara, baskılara, adaletsizliğe, bağnazlığa karşı olduğumu ve bu düşüncelerimi açıkladığımı anlattım.
60 yıldır politik tiyatro yapıyorum. Dünyada ve ülkemizde gördüğüm haksızlıkları, baskıları, adaletsizliği, bağnazlığı eleştiriyorum. Doğal olarak bu duruşumla askeri ve sivil tutucu iktidarları rahatsız ediyorum. Bu benim görevim. Bir yararı olacağını düşünmediğimden hiçbir zaman hakaret yoluna başvurmadım.
Başkanlık sistemine karşıyım dedim. İfade özgürlüğünün kısıtlanmasına karşıyım. İnsanların, düşünceleri yüzünden hapis yatmalarına karşıyım dedim. Doğanın katledilmesine, betonlaştırılmasına karşıyım dedim. Yoksulları daha yoksul kılan bu acımasız bozuk ekonomik düzene karşıyım dedim. Laik bir ülkede din olgusunun bu kadar ön plana çıkarılmasını ve sürekli dinin bir siyasi malzeme olarak kullanılmasına karşıyım dedim.
Bunları hem sahnede hem de sosyal medyada sürekli anlatıyorum ama asla hakaret yok. Paylaşımlarımın neresinde Cumhurbaşkanına hakaret görülmüş anlayabilmiş değilim."