Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 100 baz puan indirerek yüzde 18'e düşürdü.
DOLAR YÜKSELDİ
TCMB Eylül ayı PPK toplantısında 5 aydır 19'da sabit tuttuğu faizi indirme kararı aldı. Bu kararın ardından dolardaki son durum merak edildi. Döviz kurunu da etkileyen faiz kararı öncesinde, sabah saatlerinde dolar 8,67 seviyesinde seyrederken TCMB'nin faiz kararı sonrası dolar 8,75'e çıktı.
Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu'nun, politika faizini 100 baz puan indirerek yüzde 18'e düşürdü.
FAİZ İNDİRİM KARARI HANGİ GEREKÇEYLE ALINDI?
Merkez Bankası faiz indirme kararına gerekçe olarak; aşılama oranlarındaki artışa rağmen salgında yeni varyantların küresel iktisadi faaliyet üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tuttuğuna dikkat çekti.
Bankadan yapılan açıklamada; "Küresel talepteki hızlı toparlanma, emtia fiyatlarındaki yüksek seyir, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açmaktadır. Başlıca tarımsal emtia ihracatçısı ülkelerde yaşanan iklim koşullarının küresel gıda fiyatları üzerine olumsuz yansımaları görülmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakından izlenmekle birlikte, gelişmiş ülke merkez bankaları enflasyondaki yükselişin talep kompozisyonundaki normalleşme, arz kısıtlarının hafiflemesi ve baz etkilerinin devreden çıkmasıyla birlikte büyük ölçüde geçici nitelikte olacağını değerlendirmektedir.
Bu çerçevede, gelişmiş ülke merkez bankaları destekleyici parasal duruşlarını sürdürmekte, varlık alım programlarına devam etmektedir.
Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin üçüncü çeyrekte dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğine işaret etmektedir. Aşılamanın toplumun geneline yayılarak hızlanması salgından olumsuz etkilenen hizmetler, turizm ve bağlantılı sektörlerin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır. Olumlu dış talep koşulları ve uygulanmakta olan sıkı para politikası cari işlemler dengesini pozitif etkilemektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimi ve aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir. Cari işlemler dengesinde görülen iyileşme eğilimi fiyat istikrarı hedefi için önem arz etmektedir."
PARASAL POLİTİKA SIKILIĞI TİCARİ KREDİLERDE DARALMAYA SEBEP OLDU
Duyuruda, enflasyonda son dönemde gözlenen yükselişte gıda ve ithalat fiyatlarındaki artışlar ile tedarik süreçlerindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar, yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışlar ve açılmaya bağlı talep gelişmelerinin etkili olduğu belirtildi.
Bu etkilerin arızi unsurlardan kaynaklı olduğunun değerlendirilmekte olduğu vurgulanan duyuruda, "Diğer taraftan, güçlü parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkileri devam etmektedir. Parasal duruşun sıkılığı ticari kredilerde öngörülenin ötesinde daraltıcı etki yapmaya başlamıştır. Bunun yanında, bireysel kredilerin ılımlı seyre dönmesi için makroihtiyati politika çerçevesi güçlendirilmiştir." ifadelerine yer verildi.
Duyuruda, Kurulun para politikasının etkileyebildiği talep unsurlarının çekirdek enflasyon gelişmeleri ve arz şoklarının yarattığı etkilerin ayrıştırılmasına yönelik analizleri değerlendirdiği aktarıldı.
Bu çerçevede para politikası duruşunda güncellemeye ihtiyaç bulunduğu değerlendirmesinin yapıldığı ve politika faizinde indirim yapılmasına karar verildiği belirtilen duyuruda,
"TCMB, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde sağlanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düşüş, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artış eğiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrarı ve finansal istikrarı olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatırım, üretim ve istihdam artışının sağlıklı ve sürdürülebilir bir şekilde devamı için uygun zemin oluşacaktır. Kurul, kararlarını şeffaf, öngörülebilir ve veri odaklı bir çerçevede almaya devam edecektir." değerlendirmelerine yer verildi.
DAHA YÜKSEK BEDEL ÖDEMEYE HAZIR OLALIM
Eski Merkez Bankası başkanlarından Durmuş Yılmaz, faiz indirimi kararını eleştirdi. Yılmaz, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, "Soframızdaki 5 zeytinden iki tanesi daha çalındı" dedi.
TCMB süpriz yaparak politika faizini %19.0 dan %18 düşürdü. Bu kararla soframızdaki 5 zeytinden iki tanesi daha çalındı. Sabırsızlık yine baskın çıktı. Her zaman olduğu gibi yine başa döndük. Daha yüksek faize ve yüksek bedel ödemeye hazırlıklı olalım.
— Durmuş Yılmaz (@DurmusYillmaz) September 23, 2021
Durmuş Yılmaz şunları söyledi:
"TCMB süpriz yaparak politika faizini %19.0 dan %18 düşürdü. Bu kararla soframızdaki 5 zeytinden iki tanesi daha çalındı. Sabırsızlık yine baskın çıktı. Her zaman olduğu gibi yine başa döndük. Daha yüksek faize ve yüksek bedel ödemeye hazırlıklı olalım."
ARKASINDA SARAY VAR
Türkiye'yi yakından takip eden İngiliz ekonomist Timothy Ash ise, Merkez Bankası'nın kararını 'delilik' olarak nitelendirdi. Merkez Bankası'nın büyük bir risk aldığını belirten Ash, faiz indirim kararının arkasında "Saray" olduğunu ileri sürdü:
Turkey - boom. Absolutely incredible, the CBRT takes a huge risk with macro financial stability and cuts policy rates 100bps despite rising inflation. Erdogan gets what Erdogan wants. The lira is incredibly vulnerable now.
— Timothy Ash (@tashecon) September 23, 2021
"İnanılmaz. Merkez Bankası, artan enflasyona rağmen faiz oranlarını düşürdü. Erdoğan ne istiyorsa onu alıyor. Lira şimdi çok daha kırılgan. Bu tam anlamıyla bir delilik. Şimdi 128 milyar dolarlık skandalın 200 milyara çıkıp çıkmayacağını merak ediyorum."